Kırmızı oda
- Cansu Mat
- 5 Eyl 2020
- 1 dakikada okunur
Bir psikiyatri kliniğinde geçen yaşanmış olaylardan esinlenerek uyarlanan “Kırmızı Oda” dizisini izlediniz mi? İzlediyseniz nasıl buldunuz?
“Şiddete dur!” diyerek izleyiciye sert bir mesaj gönderse de senaryoda ruh sağlığı alanıyla ilgili bazı yanlış anlaşılmalar olduğu göze çarpıyor.
• Psikiyatristin terapi esnasında çay kahve servisi yaptırması danışanın psikoterapi seansını kahve sohbetinden farksız görmesine neden olabilir. Seans esnasında genellikle sadece su ikram edilir.
• Ruh sağlığı alanında çalışan uzmanlar, danışanları ile fiziksel temas kurmazlar. Bu konuda çok fazla tartışma olsa da danışanın reddedilmiş hissetmemesi için duruma göre karşılık verilse bile bu temas el sıkışmanın ötesine geçmemelidir. Dizide ise bol bol sarılma ve kucaklaşma görüyoruz.
• Bir diğer önemli konu ise danışanın kendisini yargılanmış hissetmemesidir. Bu yüzden “neden” ile başlayan sorular yerine açık uçlu sorular tercih edilir. Çünkü danışan “neden” sorusu karşısında genellikle savunmaya geçer.
• Danışanı dinlerken ise aşırıya kaçan mimik ve jestlerden kaçınılmalıdır. Örneğin hayrete düşüp kaşlarımızı kaldırmamız travmatik bir durumu danışan için daha da dramatikleştirebilir.
• Son dikkatimi çeken şey ise bekleme salonunun kalabalıklığı oldu. Danışanın mahremiyetine önem verildiği için bu salonlarda çok sayıda danışanın karşılaşması engellenir.
留言